Kayıtlar

Şubat, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

üç film birden .. locke (2013), heaven(2002), notes on a scandal (2006)

Resim
locke (2013) tek adam, tek mekan ve nasıl geçtiği anlaşılmayan seksen beş dakika. tek adam ve bir depo benzinle ancak bu kadar güzel kotarılır bir film. hardy döktürmüş resmen. hani üç tarafı denizle dört tarafı düşmanla çevrili cennet vatanımın güzide şehri istanbulunda kentsel dönüşümün gırla gittiği, beton kamyonlarının bir dakika eksik olmadığı sokaklarımızı gördükçe inşaat mühendisleri ve şantiye şeflerinin pür dikkat izlemesini dilediğim film olmuştur ayrıca. filmin sonunda bir sürpriz bekliyordum. ha benim için kötü süpriz oldu. o ayrı. ne bileyim en azından konuştuklarından bir ikisini görebiliriz sanmıştım. küt diye bitti film. lakin içindeydim her vakit. arabanın arka koltuğunda hardy ile giden bendim sanki. o denli akıcıydı ki, kırk tane senaryo uydurdum aklımdan. doğal olarak hiç biri olmadı. ama bir bakıma da iyi oldu! + bir kez oldu. - bir kez! bir kezle hiç arasında dünya kadar fark var. bir kezle hiç arasındaki fark iyiyle kötü arasındaki fark demek. . ...

the grand budapest hotel (2014)

Resim
keyifli, sürükleyici, şirin mi şirin bir komedi. büyük budapeşte oteli. sevdim ben bu filmi. sıfır mustafa'yı da sevdim. mösyö gustave'ı da. görsellere zaten aşık oldum. karda kışta çekilmesine rağmen çok sıcak, masalsı bir film. aradaki süpriz oyuncular da cabası. . ince ve yerinde mesajlar. hakeza sırıtmayan bilakis gülümseten absürt sahneler. son tahlilde tam bir "anderson masalı" olmuş. öyle kıyak bir film. . haa az daha unutuyordum. insanın o otelde yaşayası geliyor. benim geldi şerefsizim. . -h er şey boş aslında, hayat göz açıp kapayıncaya dek geçiyor. bir bakmışsın, vücudun kaskatı kesilmiş. ah, iyiler nasıl da hep genç yaşta gidiyor.

an inspector calls (2015)

Resim
ner'deyse tek bir mekanda, kısa ama vurucu diyaloglarla kotarılmış bir ingiliz şaheseri. kime göre neye göre?  elbet benim "damak" zevkime göre. sizi bilemem. lakin bir şans verin isterim. . tamam diyaloglar, oyunculuklar iyi ama bu kadar da tesadüf olmaz ki dediğiniz anda bir sürpriz, sonra bir sürpriz daha. film bir şekilde ve her saniyesinde içinde tutuyor izleyiciyi. misal ben tuvalete gitmeme rekoru kırdım film bitene dek. . son tahlilde bayım ve siz saygıdeğer hanımefendi, diyalog üzerine inşa edilmiş tek mekan filmlerini seviyorsanız doğru yerdesiniz. . +tanrıya inanır mısın? -evet +nasıl oluyor da inanabiliyorsun? -insanlara inanamıyorum çünkü.